تفسير سورة القارعة

ترجمة معاني القرآن الكريم للغة التركية ترجمها فريق مركز رواد الترجمة بالتعاون مع موقع دار الأسلام www.islamhouse.com.

﴿بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ الْقَارِعَةُ﴾

Şiddetle gelip çatan.

﴿مَا الْقَارِعَةُ﴾

Nedir o yürekleri hoplatan büyük felaket?

﴿وَمَا أَدْرَاكَ مَا الْقَارِعَةُ﴾

Yürekleri hoplatan büyük felaketin ne olduğunu sen ne bileceksin?

﴿يَوْمَ يَكُونُ النَّاسُ كَالْفَرَاشِ الْمَبْثُوثِ﴾

O gün insanlar, her biri bir tarafa uçuşan pervaneler gibi olacaktır.

﴿وَتَكُونُ الْجِبَالُ كَالْعِهْنِ الْمَنْفُوشِ﴾

Dağlar da atılmış renkli yünler gibi olacaktır.

﴿فَأَمَّا مَنْ ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ﴾

İşte o vakit, kimin tartıları ağır gelmişse.

﴿فَهُوَ فِي عِيشَةٍ رَاضِيَةٍ﴾

Artık o, hoşnut olacağı bir hayatın içinde olacaktır.

﴿وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَازِينُهُ﴾

Ama kimin de tartıları hafif gelirse.

﴿فَأُمُّهُ هَاوِيَةٌ﴾

İşte onun varacağı yer Hâviye’dir.

﴿وَمَا أَدْرَاكَ مَا هِيَهْ﴾

Sen Hâviye’nin ne olduğunu ne bileceksin?

﴿نَارٌ حَامِيَةٌ﴾

O, kızgın bir ateştir.

القارعة