الشمس

تفسير سورة الشمس

الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة

Türkçe

الترجمة التركية - مركز رواد الترجمة

ترجمة معاني القرآن الكريم للغة التركية ترجمها فريق مركز رواد الترجمة بالتعاون مع موقع دار الأسلام www.islamhouse.com.

﴿بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ وَالشَّمْسِ وَضُحَاهَا﴾

Güneş'e ve onun aydınlığına andolsun.

﴿وَالْقَمَرِ إِذَا تَلَاهَا﴾

Onu izlediğinde Ay’a andolsun.

﴿وَالنَّهَارِ إِذَا جَلَّاهَا﴾

Onu ortaya çıkardığında gündüze andolsun.

﴿وَاللَّيْلِ إِذَا يَغْشَاهَا﴾

Onu bürüdüğünde geceye andolsun.

﴿وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنَاهَا﴾

Göğe ve onu bina edene andolsun.

﴿وَالْأَرْضِ وَمَا طَحَاهَا﴾

Yeryüzüne ve onu yayıp döşeyene andolsun.

﴿وَنَفْسٍ وَمَا سَوَّاهَا﴾

Nefse ve ona bir düzen içinde biçim verene.

﴿فَأَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوَاهَا﴾

Sonra da ona günahını ve takvasını ilham etmiş olana (andolsun ki).

﴿قَدْ أَفْلَحَ مَنْ زَكَّاهَا﴾

Şüphe yok ki, nefsini temizlemiş olan felaha ermiştir.

﴿وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسَّاهَا﴾

Onu kötülüklere gömüp kirleten kimse de ziyana uğramıştır.

﴿كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوَاهَا﴾

Semûd kavmi de nefislerinin azgınlığıyla (peygamberini) yalanladı.

﴿إِذِ انْبَعَثَ أَشْقَاهَا﴾

Hani onların en bedbaht olanı (fesat çıkarmak için) ileri atılınca.

﴿فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ نَاقَةَ اللَّهِ وَسُقْيَاهَا﴾

Allah’ın Rasûlü de onlara şöyle dedi ki: "Allah’ın devesin(i kesmek)ten ve su içmesin(i engellemek)ten sakının."

﴿فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ بِذَنْبِهِمْ فَسَوَّاهَا﴾

Fakat onlar, onu yalanladılar ve deveyi boğazladılar. Bunun üzerine Rableri, günâhlarından dolayı onları helâk etti ve kendilerini yerle bir etti.

﴿وَلَا يَخَافُ عُقْبَاهَا﴾

Allah, bunun sonucundan korkmaz!

الترجمات والتفاسير لهذه السورة: