البحث

عبارات مقترحة:

المؤخر

كلمة (المؤخِّر) في اللغة اسم فاعل من التأخير، وهو نقيض التقديم،...

الرب

كلمة (الرب) في اللغة تعود إلى معنى التربية وهي الإنشاء...

المقتدر

كلمة (المقتدر) في اللغة اسم فاعل من الفعل اقْتَدَر ومضارعه...

İbn Abbâs -radıyallahu anhuma-'dan rivayet edildiğine göre o şöyle demiştir: "Sa'd Suresi'ndeki secde, kesinkes emrolunan secdelerden değildir. Ancak ben, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-’i bu surede secde ederken gördüm.”

شرح الحديث :

Hadisin Manası: Sa'd Suresi'ndeki secde, kesinkes emrolunan secdelerden değildir. Çünkü yapılması için kesin bir emir gelmemiştir. Varid olan haber verme şeklindedir. Bu habere göre Dâvûd -aleyhissalatu vesselam- Allah Teâlâ'ya tevbe etmek için yapmıştır. Peygamberimiz -sallallahu aleyhi ve sellem- şükretmek için secde yapmıştır. Allah, Dâvûd -aleyhissalatu vesselam-'ı onu affederek nimetlendirdiği zaman o, secde yaptı. Buna Nesaî'nin Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'den rivayet ettiği şu hadis delildir: «Dâvûd tevbe etmek için secde etti, biz de şükür için secde ediyoruz.»


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية