البحث

عبارات مقترحة:

القيوم

كلمةُ (القَيُّوم) في اللغة صيغةُ مبالغة من القِيام، على وزنِ...

المقتدر

كلمة (المقتدر) في اللغة اسم فاعل من الفعل اقْتَدَر ومضارعه...

المقيت

كلمة (المُقيت) في اللغة اسم فاعل من الفعل (أقاتَ) ومضارعه...

سورة النساء - الآية 67 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَإِذًا لَآتَيْنَاهُمْ مِنْ لَدُنَّا أَجْرًا عَظِيمًا﴾

التفسير

66-68- Onlara, birbirlerini öldürmeyi veya ülkelerinden çıkıp gitmelerini farz kılmış olsaydık onlardan pek az kimse dışında çoğu bu emrimizi yerine getirmezdi. Allah’a hamd etsinler ki, Allah onları meşakkatli şeylerle mükellef kılmadı. Şayet onlar kendilerine söylenen Allah'a itaat olan emirleri yapmış olsalardı, muhalefet etmelerinden daha hayırlı, imanları için de çok daha sağlam olurdu. Biz de onlara kendi katımızdan çok büyük sevap verir ve onları Allah’a ve Cennet'ine ulaştıran yola ulaştırırdık.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم