البحث

عبارات مقترحة:

الأحد

كلمة (الأحد) في اللغة لها معنيانِ؛ أحدهما: أولُ العَدَد،...

العزيز

كلمة (عزيز) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعيل) وهو من العزّة،...

سورة المائدة - الآية 4 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿يَسْأَلُونَكَ مَاذَا أُحِلَّ لَهُمْ ۖ قُلْ أُحِلَّ لَكُمُ الطَّيِّبَاتُ ۙ وَمَا عَلَّمْتُمْ مِنَ الْجَوَارِحِ مُكَلِّبِينَ تُعَلِّمُونَهُنَّ مِمَّا عَلَّمَكُمُ اللَّهُ ۖ فَكُلُوا مِمَّا أَمْسَكْنَ عَلَيْكُمْ وَاذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ عَلَيْهِ ۖ وَاتَّقُوا اللَّهَ ۚ إِنَّ اللَّهَ سَرِيعُ الْحِسَابِ﴾

التفسير

-Ey Rasûl!- Ashabın, Allah'ın onlara yemek için neyi helâl kıldığını soruyorlar?.-Ey Rasûl!- Allah sizlere yiyeceklerden temiz olanı, Allah'ın sizlere lütfettiği ilim ile öğretip eğittiğiniz av köpekleri, çita gibi azı dişleri olan yırtıcı hayvanlar ve avlanmaya alıştırılmış ve eğitilmiş kartal ve şahin gibi pençeli kuşların avladıklarını yemenizi size helâl kıldı. Bu hayvanlar, sahipleri onlara emredince hemen o emrini yerine getirirler ve engellenmek istendiğinde de durup hareket etmezler. Onu (avı) öldürseler dahi onların tuttuklarını yiyiniz. Av hayvanlarını ava saldığınız zaman besmele çekiniz. Emirlerine itaat ederek ve yasaklarını da bırakarak Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah yapılan amellerin hesabını çabuk görür.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم