البحث

عبارات مقترحة:

الإله

(الإله) اسمٌ من أسماء الله تعالى؛ يعني استحقاقَه جل وعلا...

الحسيب

 (الحَسِيب) اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على أن اللهَ يكفي...

الأحد

كلمة (الأحد) في اللغة لها معنيانِ؛ أحدهما: أولُ العَدَد،...

سورة الأنعام - الآية 122 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿أَوَمَنْ كَانَ مَيْتًا فَأَحْيَيْنَاهُ وَجَعَلْنَا لَهُ نُورًا يَمْشِي بِهِ فِي النَّاسِ كَمَنْ مَثَلُهُ فِي الظُّلُمَاتِ لَيْسَ بِخَارِجٍ مِنْهَا ۚ كَذَٰلِكَ زُيِّنَ لِلْكَافِرِينَ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ﴾

التفسير

Allah’ın hidayet bahşetmesinden önce -sahip olduğu küfür, cehalet ve günahlar sebebiyle- ölü (gibi) olan kişi ile, kendisini iman, ilim ve itaate hidayet ederek hayat verdiğimiz o kimse; hiç eşit olur mu? Zira küfür, cehalet ve günah bataklığının içinde olan kimse bütün bunların karanlığından asla çıkamaz. Yollar ona karmaşık, anlaşılmaz gelir ve yürüdüğü yol hep karanlıktır. Aynı şekilde o müşriklere, içinde bulundukları şirkleri, leş eti yemeleri ve batıl üzerine tartışmaları güzel gösterildiği gibi, kıyamet günü acı verici azapla cezalandırılmaları için kâfirlere de yapmış oldukları günahlar hoş gösterilmiştir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم