البحث

عبارات مقترحة:

المصور

كلمة (المصور) في اللغة اسم فاعل من الفعل صوَّر ومضارعه يُصَوِّر،...

الحي

كلمة (الحَيِّ) في اللغة صفةٌ مشبَّهة للموصوف بالحياة، وهي ضد...

القادر

كلمة (القادر) في اللغة اسم فاعل من القدرة، أو من التقدير، واسم...

سورة الأنعام - الآية 157 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿أَوْ تَقُولُوا لَوْ أَنَّا أُنْزِلَ عَلَيْنَا الْكِتَابُ لَكُنَّا أَهْدَىٰ مِنْهُمْ ۚ فَقَدْ جَاءَكُمْ بَيِّنَةٌ مِنْ رَبِّكُمْ وَهُدًى وَرَحْمَةٌ ۚ فَمَنْ أَظْلَمُ مِمَّنْ كَذَّبَ بِآيَاتِ اللَّهِ وَصَدَفَ عَنْهَا ۗ سَنَجْزِي الَّذِينَ يَصْدِفُونَ عَنْ آيَاتِنَا سُوءَ الْعَذَابِ بِمَا كَانُوا يَصْدِفُونَ﴾

التفسير

Ve; “Allah, Yahudi ve Hristiyanlara indirdiği gibi bize de bir kitap indirseydi, elbette bizler onlardan daha fazla istikamet sahibi olurduk.” dememeniz içindir. Kesinlikle sizlere Allah’ın peygamberiniz Muhammed -sallallahu aleyhi ve selem-'e indirdiği kendi dilinizde bir kitap geldi. İşte bu kitap hakka apaçık bir delil, bir irşat ve ümmete bir rahmettir. Sudan bahaneleri mazeret olarak getirmeyin ve batıl sebeplerle avunmayın. Hiç kimse, Allah’ın ayetlerini yalanlayan ve onlardan yüz çevirenlerden daha büyük bir zulüm içinde olamaz. Ayetlerimizden kaçanları, ayetlerimizden kaçarak yüz çevirmelerinden ötürü, onları Cehennem ateşine sokarak şiddetli bir cezayla cezalandıracağız.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم