البحث

عبارات مقترحة:

القيوم

كلمةُ (القَيُّوم) في اللغة صيغةُ مبالغة من القِيام، على وزنِ...

القادر

كلمة (القادر) في اللغة اسم فاعل من القدرة، أو من التقدير، واسم...

سورة النحل - الآية 75 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿۞ ضَرَبَ اللَّهُ مَثَلًا عَبْدًا مَمْلُوكًا لَا يَقْدِرُ عَلَىٰ شَيْءٍ وَمَنْ رَزَقْنَاهُ مِنَّا رِزْقًا حَسَنًا فَهُوَ يُنْفِقُ مِنْهُ سِرًّا وَجَهْرًا ۖ هَلْ يَسْتَوُونَ ۚ الْحَمْدُ لِلَّهِ ۚ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ﴾

التفسير

Allah -Subhânehu ve Teâlâ-, müşriklerin iddialarını reddetmek için, infak edebileceği hiçbir şeyi bulunmayan, herhangi bir tasarrufta bulunmaktan aciz, sahipli bir köle ile kendi katımızdan verdiğimiz helâl mallarından dilediğince tasarrufta bulunan, gizli ve açıkça dilediğince harcayan hür bir kimseyi örnek olarak vermektedir.” Bu iki adam asla eşit olmaz. Öyleyse her şeyin maliki ve mülkünde dilediğince tasarruf sahibi olan Allah ile aciz olan putlarınızı nasıl eşit tutuyorsunuz? Övgü, yegâne övülmeye layık olan Allah'a mahsustur. Bilâkis müşriklerin çoğu, Allah'ın ibadet edilmeyi hak eden tek hak ilah olduğunu bilmezler.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم