البحث

عبارات مقترحة:

الشهيد

كلمة (شهيد) في اللغة صفة على وزن فعيل، وهى بمعنى (فاعل) أي: شاهد،...

القدوس

كلمة (قُدُّوس) في اللغة صيغة مبالغة من القداسة، ومعناها في...

القريب

كلمة (قريب) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فاعل) من القرب، وهو خلاف...

سورة الكهف - الآية 42 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَأُحِيطَ بِثَمَرِهِ فَأَصْبَحَ يُقَلِّبُ كَفَّيْهِ عَلَىٰ مَا أَنْفَقَ فِيهَا وَهِيَ خَاوِيَةٌ عَلَىٰ عُرُوشِهَا وَيَقُولُ يَا لَيْتَنِي لَمْ أُشْرِكْ بِرَبِّي أَحَدًا﴾

التفسير

İşin sonunda Mü'min kimsenin gelmesini tahmin ettiği ceza gerçekleşti ve kâfir kişinin bahçesindeki bütün mahsül yerle bir oldu. Kâfir olan kişi bahçenin verimli ve düzgün olması için yaptığı tüm harcama ve masrafların yok olmasından dolayı son derece pişmanlık ve üzüntü içine düşerek, ellerini ovuşturup oracıkta kaldı. Bağın çardaklarını çökmüş, üzüm bağlarının dallarını yere serilmiş vaziyette görünce şöyle dedi: "Ah keşke yalnız Rabbime iman edip hiçbir kimseyi ibadette O'na ortak koşmasaydım.''

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم