البحث

عبارات مقترحة:

السيد

كلمة (السيد) في اللغة صيغة مبالغة من السيادة أو السُّؤْدَد،...

الأحد

كلمة (الأحد) في اللغة لها معنيانِ؛ أحدهما: أولُ العَدَد،...

الشافي

كلمة (الشافي) في اللغة اسم فاعل من الشفاء، وهو البرء من السقم،...

Ebû Cüheym b. Hâris b. Sımme el-Ensârî -radıyallahu anh-' dan merfû olarak rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «Namaz kılmakta olanın önünden geçen kimse ne kadar günah işlediğini bilmiş olsaydı, kırk şu kadar zaman yerinde durması onun için daha hayırlı olurdu.» Hadisin ravisi Ebû Nadr der ki: Kırk gün mü, kırk ay mı, kırk yıl mı dedi, bilmiyorum.

شرح الحديث :

Namaz kılan, Rabbi olan Allah Teâlâ’nın önünde durup ona yalvarır ve seslenir. Eğer biri bu haldeyken önünden geçerse bu yakarışı keser ve ibadetinde onun zihnini dağıtmış olur. Bunun için namaz kılanın namazına halel gelmesine sebep olanın günahı büyük olmuştur. Şari haber verdi ki: Namaz kılanın önünden geçen kimse bu geçişinden dolayı hata ve günahın ne olduğunu bilmiş olsaydı, kırk beklemeyi tercih ederdi. Bu kırk dikkatli olmayı, durmayı gerektirir. Ravi bu kırkta şüphe etti. Gün mü, ay mı ya da yıl mı? Ancak bu zikredilen sayıdan kasıt sınırlama değildir. Bununla söylenmek istenilen yasaklamada mübalağa yapmaktır.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية