البحث

عبارات مقترحة:

القوي

كلمة (قوي) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) من القرب، وهو خلاف...

الحليم

كلمةُ (الحليم) في اللغة صفةٌ مشبَّهة على وزن (فعيل) بمعنى (فاعل)؛...

القاهر

كلمة (القاهر) في اللغة اسم فاعل من القهر، ومعناه الإجبار،...

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم، صادر عن مركز تفسير للدراسات القرآنية.

7- ﴿إِنْ أَحْسَنْتُمْ أَحْسَنْتُمْ لِأَنْفُسِكُمْ ۖ وَإِنْ أَسَأْتُمْ فَلَهَا ۚ فَإِذَا جَاءَ وَعْدُ الْآخِرَةِ لِيَسُوءُوا وُجُوهَكُمْ وَلِيَدْخُلُوا الْمَسْجِدَ كَمَا دَخَلُوهُ أَوَّلَ مَرَّةٍ وَلِيُتَبِّرُوا مَا عَلَوْا تَتْبِيرًا﴾


-Ey İsrailoğulları!- Eğer sizden istenilen şekilde iyi amel işlerseniz, bunun sevabı size döner. Sizin yapmış olduğunuz amellerinize yüce Allah'ın hiçbir ihtiyacı yoktur. Eğer kötü amel işlerseniz bunun sonucu size döner. İyi amellerinizin Allah Teâlâ'ya hiçbir faydası olmadığı gibi yaptığınız kötülüğün hiçbiri de O'na zarar veremez. İkinci fesad çıkarmanızın zamanı geldiğinde, sizi zelil etmeleri için tekrar düşmanlarınızı sizin üzerinize musallat ederiz. Size aşağılamanın çeşitlerinden tattırarak kötülük yapıp yüzlerinizi karartacaklardır. İlk geldiklerinde girip tahrip ettikleri gibi Beytu'l-Makdis'e girecekler ve tahrip edecekler ve memlekette ele geçirdikleri her yeri tamamen yıkıp, talan edeceklerdir.

الترجمات والتفاسير لهذه الآية: