الجميل
كلمة (الجميل) في اللغة صفة على وزن (فعيل) من الجمال وهو الحُسن،...
Bilakis bu kâfirleri ve atalarını kendilerine sunduğumuz nimetlerle rızıklandırdık, bunu istidrâc olarak (zalim, kâfir ve azgın kişilerin tedrîcî olarak felâkete yaklaştırılması ve bu esnada kendilerine bazı geçici imkân ve başarıların sağlanması) verdik. Öyle uzun zaman yaşadılar ki bu onları aldattı. Küfürlerini işlemeye devam ettiler. Nimetlerimizle aldanan ve azabımız için acele edenler, üzerinde yaşayanları boyun eğdirerek yeryüzünü etrafından kısalttığımızı ve onlara galip geldiğimizi görmüyorlar mı? Başkalarının başına gelenin kendi başlarına gelmeyeceğini mi zannediyorlar? Onlar galip gelenler değiller, bilakis onlar mağlup olanlardır.