البحث

عبارات مقترحة:

الغفار

كلمة (غفّار) في اللغة صيغة مبالغة من الفعل (غَفَرَ يغْفِرُ)،...

السيد

كلمة (السيد) في اللغة صيغة مبالغة من السيادة أو السُّؤْدَد،...

الرفيق

كلمة (الرفيق) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعيل) من الرفق، وهو...

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم، صادر عن مركز تفسير للدراسات القرآنية.

179- ﴿مَا كَانَ اللَّهُ لِيَذَرَ الْمُؤْمِنِينَ عَلَىٰ مَا أَنْتُمْ عَلَيْهِ حَتَّىٰ يَمِيزَ الْخَبِيثَ مِنَ الطَّيِّبِ ۗ وَمَا كَانَ اللَّهُ لِيُطْلِعَكُمْ عَلَى الْغَيْبِ وَلَٰكِنَّ اللَّهَ يَجْتَبِي مِنْ رُسُلِهِ مَنْ يَشَاءُ ۖ فَآمِنُوا بِاللَّهِ وَرُسُلِهِ ۚ وَإِنْ تُؤْمِنُوا وَتَتَّقُوا فَلَكُمْ أَجْرٌ عَظِيمٌ﴾


-Ey Müminler!- Münafıklarla iç içe olduğunuz durumda sizi onlardan ayırt etmeden ve Müminlerin hak üzere olduğunu açıklamadan bırakmak Allah'ın bir hikmeti değildir. Güzel Müminin pis münafıktan ayırt edilmesi için çeşitli sorumluluk ve belalarla sizi sınar. Mümin ile münafığın arasını ayırt etmeniz için gaybı size bildirmesi Allah'ın bir hikmeti değildir. Nasıl münafıkların halini Muhammed -sallallahu aleyhi ve sellem-'e bildirdi ise, Allah, rasûllerinden dilediğini seçer ve gaybın bazısını ona bildirir. O halde Allah'a ve rasûlüne iman edin. Eğer gerçekten iman eder ve emirlerini yerine getirip yasaklarından kaçınarak Allah'tan korkarsanız, Allah katında sizin için büyük bir mükâfat vardır.

الترجمات والتفاسير لهذه الآية: