البحث

عبارات مقترحة:

الأول

(الأوَّل) كلمةٌ تدل على الترتيب، وهو اسمٌ من أسماء الله الحسنى،...

الشافي

كلمة (الشافي) في اللغة اسم فاعل من الشفاء، وهو البرء من السقم،...

البارئ

(البارئ): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (البَرْءِ)، وهو...

سورة آل عمران - الآية 73 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَلَا تُؤْمِنُوا إِلَّا لِمَنْ تَبِعَ دِينَكُمْ قُلْ إِنَّ الْهُدَىٰ هُدَى اللَّهِ أَنْ يُؤْتَىٰ أَحَدٌ مِثْلَ مَا أُوتِيتُمْ أَوْ يُحَاجُّوكُمْ عِنْدَ رَبِّكُمْ ۗ قُلْ إِنَّ الْفَضْلَ بِيَدِ اللَّهِ يُؤْتِيهِ مَنْ يَشَاءُ ۗ وَاللَّهُ وَاسِعٌ عَلِيمٌ﴾

التفسير

(Yine onlar) Şöyle derler: "Sizin dininize uyanlardan başkasına uymayın ve inanmayın” Ey Peygamber! De ki: “Hidayete ileten doğru yol, Allah Teâlâ'nın yoludur. Yoksa sizin üzerinde olduğunuz yalan ve inat yolu değildir. Zira sizler onlara gönderilen dine iman etmeniz durumunda Rabbinizin huzurunda aleyhinize deliller getirmelerinden korktuğunuz için size bahşedilen nimetlerin bir başkasına da verilmesinden çokça korkup, endişe edersiniz. Ey Peygamber! De ki: Nimet ve lütuf Allah’ın elindedir. Onu kullarından dilediğine verir. Lütfu ile ihsanda bulunmayı sadece bir ümmetle sınırlı kılmaz. Allah, ihsanı bol ve geniş olan ve bunu kimin hakettiğini hakkıyla bilendir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم