البحث

عبارات مقترحة:

المقتدر

كلمة (المقتدر) في اللغة اسم فاعل من الفعل اقْتَدَر ومضارعه...

الولي

كلمة (الولي) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) من الفعل (وَلِيَ)،...

الغفار

كلمة (غفّار) في اللغة صيغة مبالغة من الفعل (غَفَرَ يغْفِرُ)،...

سورة المائدة - الآية 107 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿فَإِنْ عُثِرَ عَلَىٰ أَنَّهُمَا اسْتَحَقَّا إِثْمًا فَآخَرَانِ يَقُومَانِ مَقَامَهُمَا مِنَ الَّذِينَ اسْتَحَقَّ عَلَيْهِمُ الْأَوْلَيَانِ فَيُقْسِمَانِ بِاللَّهِ لَشَهَادَتُنَا أَحَقُّ مِنْ شَهَادَتِهِمَا وَمَا اعْتَدَيْنَا إِنَّا إِذًا لَمِنَ الظَّالِمِينَ﴾

التفسير

Eğer o ikisine yemin ettirildikten sonra yapmış oldukları yeminlerinde ve şahitliklerinde yalancı oldukları veya hainlikleri ortaya çıkarsa o zaman ölen kimseye yakın olan iki akrabası hak olanı yerine getirmek için şahitlik ya da yemin ederler. Bu iki akraba yemin ederek, o iki kişi hakkında onların yalancı ve hain olduklarına dair yaptığımız şahitlik onların yaptığı şahitlikten ve yalan yere yemin etmelerinden daha doğrudur derler. Biz yalan yere yemin etmedik. Eğer biz yalan yere şahitlk yaparsak o zaman Allah'ın sınırlarını aşan zalimlerden oluruz.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم