البحث

عبارات مقترحة:

الشافي

كلمة (الشافي) في اللغة اسم فاعل من الشفاء، وهو البرء من السقم،...

البصير

(البصير): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على إثباتِ صفة...

العالم

كلمة (عالم) في اللغة اسم فاعل من الفعل (عَلِمَ يَعلَمُ) والعلم...

سورة الأنعام - الآية 150 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿قُلْ هَلُمَّ شُهَدَاءَكُمُ الَّذِينَ يَشْهَدُونَ أَنَّ اللَّهَ حَرَّمَ هَٰذَا ۖ فَإِنْ شَهِدُوا فَلَا تَشْهَدْ مَعَهُمْ ۚ وَلَا تَتَّبِعْ أَهْوَاءَ الَّذِينَ كَذَّبُوا بِآيَاتِنَا وَالَّذِينَ لَا يُؤْمِنُونَ بِالْآخِرَةِ وَهُمْ بِرَبِّهِمْ يَعْدِلُونَ﴾

التفسير

-Ey Rasûl!- Allah'ın helal kıldıklarını haram kılıp, bunları Allah'ın haram kıldığını iddia eden o müşriklere de ki: “Haram kıldığınız bu şeyleri Allah'ın haram kıldığına şahitlik edecek şahitlerinizi getirin bakalım.” Eğer onlar ilimsiz bir şekilde bunları Allah’ın haram kıldığına şahitlik ederlerse de yaptıkları şahitlikte onları tasdik etme. Çünkü bu yalancı bir şahitliktir. Hevesleriyle hüküm veren kimselerin heveslerine de uyma. Onlar, Allah’ın onlara helal kıldığı şeyleri kendilerine haram kılarak ayetlerimizi yalanladılar. Rablerine başkalarını denk tutup ortak koşarak ahirete iman etmeyenlere sakın uyma. Rabbine karşı tutumu böyle olan bir kimseye nasıl ittiba edilir?

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم