البحث

عبارات مقترحة:

القهار

كلمة (القهّار) في اللغة صيغة مبالغة من القهر، ومعناه الإجبار،...

الرزاق

كلمة (الرزاق) في اللغة صيغة مبالغة من الرزق على وزن (فعّال)، تدل...

الشاكر

كلمة (شاكر) في اللغة اسم فاعل من الشُّكر، وهو الثناء، ويأتي...

سورة يونس - الآية 3 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿إِنَّ رَبَّكُمُ اللَّهُ الَّذِي خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ ثُمَّ اسْتَوَىٰ عَلَى الْعَرْشِ ۖ يُدَبِّرُ الْأَمْرَ ۖ مَا مِنْ شَفِيعٍ إِلَّا مِنْ بَعْدِ إِذْنِهِ ۚ ذَٰلِكُمُ اللَّهُ رَبُّكُمْ فَاعْبُدُوهُ ۚ أَفَلَا تَذَكَّرُونَ﴾

التفسير

Ey hayrete düşen kimseler! Şüphesiz sizin Rabbiniz, bu azametiyle gökleri altı günde, yeri de genişliğiyle altı günde yaratan ve sonra Arş'a yükselendir. Nasıl olur da sizin içinizden bir adamı size göndermesine hayret ediyorsunuz! Geniş mülkünde tek başına dilediği hükmü verip gerçekleştiren O'dur. O'nun katında bir kimsenin herhangi bir hususta şefaatçi olması iznine bağlıdır. İşte bu sıfatlara sahip olan sizin Rabbiniz Allah'tır. O halde ibadetinizi sadece O'na yapın. O'nun birliğine ve tek olduğuna delalet eden bu kanıtlardan ve delillerden öğüt almaz mısınız? Kim azıcık öğüt almış ise onu bilir ve iman eder.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم