البحث

عبارات مقترحة:

البارئ

(البارئ): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (البَرْءِ)، وهو...

الأول

(الأوَّل) كلمةٌ تدل على الترتيب، وهو اسمٌ من أسماء الله الحسنى،...

الكبير

كلمة (كبير) في اللغة صفة مشبهة باسم الفاعل، وهي من الكِبَر الذي...

سورة يوسف - الآية 18 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَجَاءُوا عَلَىٰ قَمِيصِهِ بِدَمٍ كَذِبٍ ۚ قَالَ بَلْ سَوَّلَتْ لَكُمْ أَنْفُسُكُمْ أَمْرًا ۖ فَصَبْرٌ جَمِيلٌ ۖ وَاللَّهُ الْمُسْتَعَانُ عَلَىٰ مَا تَصِفُونَ﴾

التفسير

Verdikleri haberi kurdukları hile ile pekiştirdiler ve babalarına Yûsuf -aleyhisselam-'ı bir kurdun yediği izlenimini vermek için Yûsuf'un gömleğini kendisinin kanı olmayan bir kana bulayarak geldiler. Yakub -alehisselam- (gömleğin yırtılmamış olması kanıtıyla) onların yalanını anladı ve onlara şöyle dedi: Bu iş, sizin bana haber verdiğiniz gibi değildir. Aksine sizin nefisleriniz yapmış olduğunuz bu kötü fiili size süslemiştir. Artık üzerime düşen çektiğim acıyı göstermeden güzelce sabretmektir. Sizin Yûsuf' a yaptığınız bu olay hakkında Allah'tan istenilecek şey ise O'nun yardımıdır.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم