البحث

عبارات مقترحة:

القيوم

كلمةُ (القَيُّوم) في اللغة صيغةُ مبالغة من القِيام، على وزنِ...

الواسع

كلمة (الواسع) في اللغة اسم فاعل من الفعل (وَسِعَ يَسَع) والمصدر...

سورة العنكبوت - الآية 32 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿قَالَ إِنَّ فِيهَا لُوطًا ۚ قَالُوا نَحْنُ أَعْلَمُ بِمَنْ فِيهَا ۖ لَنُنَجِّيَنَّهُ وَأَهْلَهُ إِلَّا امْرَأَتَهُ كَانَتْ مِنَ الْغَابِرِينَ﴾

التفسير

İbrahim -aleyhisselam- meleklere, "Sizin halkını helâk etmek istediğiniz bu şehirde Lût da var ve o zalimlerden birisi değildir.” dedi. Melekler de şöyle yanıt verdiler: "Biz orada kimlerin olduğunu senden daha iyi biliyoruz. Biz onu ve bütün ailesini şehir halkının üzerine inecek olan azapla helâk olmaktan kurtaracağız. Ancak karısı hariç; o ise, helâk olanlarla beraber kalacak ve onu da onlarla beraber helâk edeceğiz."

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم