البحث

عبارات مقترحة:

القهار

كلمة (القهّار) في اللغة صيغة مبالغة من القهر، ومعناه الإجبار،...

الواحد

كلمة (الواحد) في اللغة لها معنيان، أحدهما: أول العدد، والثاني:...

المحيط

كلمة (المحيط) في اللغة اسم فاعل من الفعل أحاطَ ومضارعه يُحيط،...

سورة الفتح - الآية 6 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَيُعَذِّبَ الْمُنَافِقِينَ وَالْمُنَافِقَاتِ وَالْمُشْرِكِينَ وَالْمُشْرِكَاتِ الظَّانِّينَ بِاللَّهِ ظَنَّ السَّوْءِ ۚ عَلَيْهِمْ دَائِرَةُ السَّوْءِ ۖ وَغَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ وَلَعَنَهُمْ وَأَعَدَّ لَهُمْ جَهَنَّمَ ۖ وَسَاءَتْ مَصِيرًا﴾

التفسير

(Bir de bunlar) Allah hakkında Allah'ın dinine yardım etmeyeceğine ve dinini yüceltmeyeceğine dair kötü zanda bulunan münafık erkeklere ve münafık kadınlara, Allah’a ortak koşan erkeklere ve ortak koşan kadınlara azap etmesi içindir. Müslümanlar için bekledikleri kötülük çemberi onların kendi başlarına gelmiştir! İnkârları ve kötü zanları sebebi ile Allah onlara gazap etmiş, onları rahmetinden kovmuş ve onlar için içinde ebedi kalacakları Cehennem'i hazırlamıştır. Orası ne kötü bir varış ve dönüş yeridir.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم