البحث

عبارات مقترحة:

الغفار

كلمة (غفّار) في اللغة صيغة مبالغة من الفعل (غَفَرَ يغْفِرُ)،...

الباسط

كلمة (الباسط) في اللغة اسم فاعل من البسط، وهو النشر والمدّ، وهو...

الرءوف

كلمةُ (الرَّؤُوف) في اللغة صيغةُ مبالغة من (الرأفةِ)، وهي أرَقُّ...

Enes b. Mâlik -radıyallahu anh-'dan merfû olarak rivayet edildiğine göre, Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-; Kıyamet gününde gelip Rabbine secde edip, hamdedeceğini (direk olarak şefâat etmeyeceğini), sonra O'na: (Ey Muhammed!) başını kaldır! Söyle, sözün dinlensin; iste ki istediğin verilsin.Şefâat dile! Sana şefâat hakkı verilsin denileceğini haber vermiştir.

شرح الحديث :

Kıyamet günü Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- gelip, Allah -Azze ve Celle-'ye secde edecek ve O'na dua edecektir. Sonra Allah Teâlâ, O'na Şefâatu'l-Uzmâ'yı (en büyük şefâatı) etmesi için izin verecektir. Rabbi ona şöyle diyecektir: İste ki istediğin verilsin. Şefâat dile! Sana şefâat hakkı verilsin. Yani, isteğin makbuldür ve şefâatin de makbuldür.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية