البحث

عبارات مقترحة:

الواحد

كلمة (الواحد) في اللغة لها معنيان، أحدهما: أول العدد، والثاني:...

البارئ

(البارئ): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على صفة (البَرْءِ)، وهو...

القدير

كلمة (القدير) في اللغة صيغة مبالغة من القدرة، أو من التقدير،...

Ebu Hureyre -radıyallahu anh-'dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem: «Kim bir Müslümanın cenazesinin arkasından ecrine inanarak ve umarak gider ve namazı kılınıncaya kadar orada bulunursa ona bir kîrat vardır. Kim de defnedilene kadar cenazede bulunursa ona da iki kîrat vardır.» buyurdu. Bunun üzerine iki kîrat nedir? denildi. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu: «İki büyük dağ gibidir.» Müslim'de ki başka bir rivayette: «İkisinden en küçük olanı Uhud Dağı gibidir.» buyurdu.

شرح الحديث :

Allah Tebâreke ve Teâlâ kullarına karşı lütufkârdır. Onlar için mağfiret sebeplerini hazırlamak istiyor. Bunun için cenaze namazını kılmaya ve cenazede hazır bulunup buna şahitlik etmeye teşvik etmiştir. Çünkü bu namazda vefat eden kimseye rahmet edilmesi için ona şefaatçi olmak vardır. Ölen kimsenin canaze namazını kılana bir kîrat kadar sevap verdiği gibi cenaze defnedilene kadar orada bulunan için de bir kîrat daha vermiştir. Bu da verilen büyük sevaptan bir miktar olup, derecesi Allah Teâlâ katında bilinen bir şeydir. Sahabe -radıyallahu anhum-bunun miktarını bilemeyince Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- onların anlayacakları şekilde bunu yakın bir tabirle ifade etmiş ve: «Her kîrat büyük bir dağ gibidir.» buyurmuştur. Bunda bir kişinin, Müslüman kardeşinin hakkı olan (cenaze namazını kılmak), ona dua etmek, gideceği yerin hatırlatılması, ailesinin kalplerine rahatlık verme ve diğer faydalar vardır.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية