البحث

عبارات مقترحة:

الحافظ

الحفظُ في اللغة هو مراعاةُ الشيء، والاعتناءُ به، و(الحافظ) اسمٌ...

المؤخر

كلمة (المؤخِّر) في اللغة اسم فاعل من التأخير، وهو نقيض التقديم،...

الرب

كلمة (الرب) في اللغة تعود إلى معنى التربية وهي الإنشاء...

Ebu Hureyre –radıyallahu anh-’dan merfû olarak rivayet edildiğine göre: ‘’Bir topluluk bir yerde oturur ve ne Allah’ı zikreder, ne de Peygamber –sallallahu aleyhi ve sellem’e- salavat getirirse, kıyamet gününde karşılaşacağı şey sadece hüsrandır (pişmanlık ve üzüntüdür). ‘’

شرح الحديث :

Bu hadis, bir yerde oturup sonra da oradan kalkan bir topluluğun pişmanlık ve üzüntüsüne delalet eder. Kalplerinde ve dillerinde, Allah Teâlâ’nın ya da Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem-’in zikredilmediği bu meclisler, kıyamet günü onların üzerine pişmanlık ve üzüntü olacaktır. Çünkü onlar bu meclislerden faydalanmamışlardır. Bu durum, helal olan toplantı yerlerinde böyle ise gıybet ve benzeri günahların ve haramların işlendiği toplantı yerleri hakkında ne düşünürsün? Toplantı yerlerine yakışan Allah Teâlâ'yı zikir ve Rasûlullah –sallallahu aleyhi ve sellem-’e salat etmektir.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية