البحث

عبارات مقترحة:

المتين

كلمة (المتين) في اللغة صفة مشبهة باسم الفاعل على وزن (فعيل) وهو...

الحسيب

 (الحَسِيب) اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على أن اللهَ يكفي...

الرحيم

كلمة (الرحيم) في اللغة صيغة مبالغة من الرحمة على وزن (فعيل) وهي...

“Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Ezd kabilesinden İbnül-Lutbiyye adında bir adamı zekat memuru yapmıştı. Bu kimse, vazifesini yapıp Medine'ye geldiği zaman: “Şu sizin (zekat) malınız ve bu da bana hediye verilmiştir” dedi. Bunun üzerine Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- minberin üzerinde ayağa kalkıp Allah'a hamd etti ve O'na övgüde bulundu. Sonra da: Alah'ın beni görevlendirdiği bir işte ben sizden birisini görevlendiriyorum sonrada gelip bu sizin malınız buda bana hediye verildi diyor! Eğer sözünde sadık ise babasının yada anasının evinde otursay­dı ona bu hediye gelseydi ya! Allah'a yemin ederim ki, sizden biriniz zekat malından hakkında başka bir şeyi alırsa bu aldığı şey kıyamet gününde boynuna dolanmış bir şekilde Allah'ın huzuruna çıkar. sizden biriniz aldığı hayvan deve ise boynunda böğüre böğüre, sığır ise bağıra bağıra, koyun ise meliye meliye kıyamet gününde onu boy­nunda taşıyarak getirileceğini bilmez mi! Daha sonra Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ellerini koltuk altı beyazlığı görünene kadar kal­dırdı. Sonra “Allah'ım! Emirlerini tebliğ ettim mi?” dedi.

شرح الحديث :

“Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem-, Ezd kabilesinden İbnül-Lutbiyye adında bir adamı zekat memuru yapmıştı. Bu kimse, vazifesini yapıp Medine'ye geldiği zaman: Yanındaki bazı malları işaret ederek: Ey Müslümanlar! “Şu sizin zekat malınız ve bu da bana hediye verilmiştir” dedi. Bunun üzerine Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- insanları bilgilendirip bu yapılan işten kasındırmak için minberin üzerinde ayağa kalktı. Allah'a hamd etti ve O'na övgüde bulundu. Sonra da: “ Zekat ve ganimet gibi Allah Teâlâ'nın bana tasarruf hakkı verdiği bir işte ben sizden birisini görevlendiriyorum ve onlardan biri verdiğim görevi tamamlayıp geldiğinde bu sizin malınız ve bu da bana hediye verildi diyor! Eğer sözünde sadık ise babasının yada anasının evinde otursay­dı ona bu hediye gelseydi ya! Allah'a yemin ederim ki, sizden biriniz zekat malından hakkında başka bir şeyi alırsa bu aldığı şey kıyamet gününde boynuna dolanmış bir şekilde Allah'ın huzuruna çıkar. İster deve, ister inek isterse de koyun olsun fark etmez. Daha sonra Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- ellerini öyle bir kaldırdı ki sahabeler -radıyallahu anhum- koltuk altı beyazlığı gördüler. Sonra üç kez “Allah'ım! Emirlerini tebliğ ettim” buyurdu.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية