النصير
كلمة (النصير) في اللغة (فعيل) بمعنى (فاعل) أي الناصر، ومعناه العون...
İbn Ömer -radıyallahu anhuma- şöyle demiştir: Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- aramızda iken Vedâ haccı’ndan söz ediyorduk, ama Vedâ haccı’nın ne olduğunu bilmiyorduk. Nihayet, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Allah’a hamd ve senada bulundu, sonra da deccâldan bahsederek onun hakkında uzunca bilgi verdi. Şunları söyledi: “Allah Teâlâ’nın gönderdiği her peygamber, ümmetini deccâl konusunda uyarmıştır. Nuh ve ondan sonraki peygamberler, ümmetlerini bu konuda uyarıp sakındırdılar. Şüphesiz ki o sizin aranızda çıkarsa, onun durumu ve hali size gizli kalmaz. Rabbinizin tek gözü kör değildir. Deccalin ise, sağ gözü kör olup, sanki salkımından dışarı fırlamış yaş bir üzüm tanesi gibidir. Uyanık olunuz! Allah Teâlâ birbirinizin kanlarını ve mallarını, şu ayınızda, şu beldenizde ve şu gününüzde haram kıldığı gibi, birbirinize haram kılmıştır. Dikkat ediniz, sizlere tebliğ ettim mi?” Ashâb–ı kirâm: Evet tebliğ ettin, dediler. Peygamberimiz: ”Allah'ım! Şahit ol” diye üç defa tekrarladı. Sonra da: “Bakınız, Benden sonra birbirinizin boynunu vuran kâfirler olarak (dinden) dönmeyin” buyurdular.
Abdullah b. Ömer -radıyallahu anhuma-'dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir: Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- hayatta yanımızda iken Veda haccı nedir diyorduk? Veda haccının ne olduğunu bilmiyorduk. Veda haccı: Hicretin onuncu senesinde Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-'in yapmış olduğu hacdır. Bu haccında insanlara veda etmiştir. Bu hutbesinde mesih deccalden bahsetmiş ve onun fitnesinin büyük olduğunu söylemiştir. Ondan sakındırmada mubalaga etmiştir. Sonra -aleyhisselatu vesselam- bütün peygamberlerin ümmetlerini deccalden sakındırdıklarını haber vermiştir. Ümmetlerini korkutup, onun fitnesinin ne kadar büyük olduğunu hissettirmişlerdir. Rabbinizin tek gözünün kör olmadığını bilmiyor değilsiniz. Ancak onun sağ gözü kördür. Sanki dışarı çıkmış üzüm tanesi gibidir. Sonra -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: Allah Teâlâ Kurban bayramının ilk gününü, Mekke'yi ve Zilhicce'yi haram kıldığı gibi birbirinizin kanını dökmeyi, haksız yere mallarınızı almayı haram kılmıştır Sonra -sallallahu aleyhi ve sellem- size aktarmakla emrolunduğum şeyi aktardım mı? dedi. Sahabeler: evet dediler. Allah'ım onlara ulaştırdığıma şahitlik etmelerine şahit ol. Bunu üç kez tekrarladı. Vefatından sonra birbirlerinin boynunu vuran kâfirler gibi olmamalarını emretti.