البحث

عبارات مقترحة:

الحليم

كلمةُ (الحليم) في اللغة صفةٌ مشبَّهة على وزن (فعيل) بمعنى (فاعل)؛...

الصمد

كلمة (الصمد) في اللغة صفة من الفعل (صَمَدَ يصمُدُ) والمصدر منها:...

الظاهر

هو اسمُ فاعل من (الظهور)، وهو اسمٌ ذاتي من أسماء الربِّ تبارك...

Abdullah b. Amr b. el-As -radıyallahu anh- merfu olarak rivayet ederek şöyle demiştir: “Gaza ederek ganimet alan ve selamette kalan hiçbir ordu veya seriyye yoktur ki; ecirlerinin üçte ikisini peşin almış olmasınlar. Ganimet almayan ve gaza edip zarar gören bir ordu veya seriyye de muhakkak ecrini tam alacaktır.”

شرح الحديث :

Hadisin iki muhtemel anlamı vardır: 1- Gaza eden, düşmanla savaşan ve düşmanın zararından emin olan ve ganimet elde eden her seriyyenin sevabı, düşmanın zararından emin olmayan yahut ganimet almayan seriyyeden daha azdır. Bu görüşü İmam Nevevî – Allah ona rahmet etsin- tercih etmiştir. 2- Hadis ecrin eksilmesine değil, ganimetin dağıtılmasına dair bir delildir. Hadiste, sevabın eşitliğiyle birlikte ganimet alan kimsenin ecrinin ganimet almayan kimseye göre daha çabuk verilmesi vardır. Ganimet alanın ecrinin üçte ikisi kendisine çabucak verilmesine karşın ganimet alan da almayan da ecirde birdir. Allah, ganimet almayan kimsenin ganimetten almadığı miktarı ahirette kendisine verecektir. Allah dilediği kimseye kat kat verendir. İbn Abdilberr – Allah ona rahmet etsin- de böyle demiştir.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية