المقتدر
كلمة (المقتدر) في اللغة اسم فاعل من الفعل اقْتَدَر ومضارعه...
Enes b. Mâlik -radıyallahu anh-’dan merfû olarak rivayet edildiğine göre o şöyle demiştir: (Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurdu:) «Bu mescitlerin, bu şekilde idrar ve dışkı ile kirletilmesi uygun değildir. Buralar yalnızca yüce Allah'ı zikretmek, namaz kılmak ve Kur'an okumak için yapılmıştır.» Yahut Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'in buyurduğu gibidir.
Bu hadis ile ilgili Enes -radıyallahu anh-’ın haber verdiği bir hadise vardır. Enes şöyle demiştir: “Bizler, Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- ile mescitte otururken bir bedevi geldi ve mescitte bevletmeye başladı. Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-’in ashabı ona: "Dur, dur!" demeye başladılar. Bunun üzerine Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem-, onlara: «Acele ettirmeyin, onu bırakın.» buyurdu. Bedevî bevletmeyi bitirince Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- onu yanına çağırdı ve şöyle buyurdu: «Bu mescitlerin bu şekilde idrar ve dışkı ile kirletilmesi uygun değildir…» «Buralar yalnızca yüce Allah'ı zikretmek, namaz kılmak ve Kur'an okumak için yapılmıştır.» Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- mescitlerin, bu şekilde idrar ve dışkı ile kirletilmesi uygun olmadığını ve buraların yalnızca yüce Allah'ı zikretmek, namaz kılmak ve Kur'an okumak için yapıldığını açıklamıştır. Mümin bir kimsenin yapması gereken, Allah’ın evlerine değer vermesi ve oralara herhangi bir pislik vb. şeyleri koymaması gerekir. Aynı şekilde sesini oralarda yükseltmemesi gerekir. Zira mescitler, Allah’ın evleridir. İbn Useymîn -rahimehullah-, Riyâzu’s-Sâlihîn Şerhi (6/438).