المقتدر
كلمة (المقتدر) في اللغة اسم فاعل من الفعل اقْتَدَر ومضارعه...
Ey Peygamber! Kur'an'ı sana indiren O'dur. Kur'ân'ın bazı ayetleri vardır ki bunların delalet ettiği anlam açıktır. Herhangi bir karışıklık yoktur ve bunlar kitabın aslı ve çoğunluğudur. İhtilaf edildiğinde de bu ayetlere müracaat edilir. Kur'an'ın ayetlerinden bazıları da vardır ki, bu ayetler birden çok anlama gelebilmektedir ve bu ayetlerin anlamları insanların çoğuna açık gelmez. Kalplerinde eğrilik bulunan kimseler anlamı açık olan -muhkem- ayetleri bırakıp anlamı muhtemel ve açık olmayan müteşâbih ayetleri alırlar. Yaptıkları bu şeyle insanları şüpheye düşürmeyi ve saptırmayı amaçlamakta ve kendi batıl mezhep ve görüşlerine uygun olması için kendi yanılgılarına göre müteşabih ayetleri tevil etmektedirler. Bu ayetlerin anlamlarının hakikatini ve ulaşılması gereken tevillerini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşmiş olan temiz akıl sahipleri: "Kur'ân'ın tamamına iman ettik, çünkü onun tamamı Rabbimizin katındandır" derler. Bunlar; müteşâbihi muhkem ile tefsir ederler. Doğru akıl sahiplerinden başkası düşünüp sakınmaz.