البحث

عبارات مقترحة:

الخالق

كلمة (خالق) في اللغة هي اسمُ فاعلٍ من (الخَلْقِ)، وهو يَرجِع إلى...

القابض

كلمة (القابض) في اللغة اسم فاعل من القَبْض، وهو أخذ الشيء، وهو ضد...

المؤخر

كلمة (المؤخِّر) في اللغة اسم فاعل من التأخير، وهو نقيض التقديم،...

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم، صادر عن مركز تفسير للدراسات القرآنية.

28- ﴿ضَرَبَ لَكُمْ مَثَلًا مِنْ أَنْفُسِكُمْ ۖ هَلْ لَكُمْ مِنْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُكُمْ مِنْ شُرَكَاءَ فِي مَا رَزَقْنَاكُمْ فَأَنْتُمْ فِيهِ سَوَاءٌ تَخَافُونَهُمْ كَخِيفَتِكُمْ أَنْفُسَكُمْ ۚ كَذَٰلِكَ نُفَصِّلُ الْآيَاتِ لِقَوْمٍ يَعْقِلُونَ﴾


-Ey Müşrikler!- Allah size kendi içinizden bir örnek vermektedir. Bu, hür olan ortağınız ile malınızı taksim etmekten endişe duyduğunuz gibi kendileriyle mallarınızı taksim etmekten endişe duyduğunuz ve mallarınıza eşit olarak ortak olan köleleriniz örneğidir. Kendiniz için köleleriniz üzerinden verilen bu örnekten razı olur musunuz? Şüphesiz, siz bundan razı olmazsınız. Yüce Allah'ın da mülkünde mahlûkatı ve kullarından böyle bir ortağa razı olması asla düşünülemez. Bu ve benzeri misaller getirerek apaçık delil ve hüccetleri akıl sahibi topluluklar için çeşitlendirerek açıklıyoruz. İşte onlar, bunlardan istifade edenlerin ta kendileridir.

الترجمات والتفاسير لهذه الآية: