البحث

عبارات مقترحة:

المؤخر

كلمة (المؤخِّر) في اللغة اسم فاعل من التأخير، وهو نقيض التقديم،...

الحق

كلمة (الحَقِّ) في اللغة تعني: الشيءَ الموجود حقيقةً.و(الحَقُّ)...

الحفي

كلمةُ (الحَفِيِّ) في اللغة هي صفةٌ من الحفاوة، وهي الاهتمامُ...

İnsanı İslam’dan Çıkaran On Husus

التركية - Türkçe

المؤلف
القسم مقالات
النوع نصي
اللغة التركية - Türkçe
المفردات نواقض الإيمان - الإسلام
1. İbâdette Allah’a ortak koşmak. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Hiç şüphe yok ki Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz, bunun dışındaki günahları dilediği kimse için bağışlar.Her kim, Allah’a ortak koşarsa, hiç şüphe yok ki büyük bir günah ile iftirâ etmiştir.” (Nisâ Sûresi: 48) 2. Her kim, kendisiyle Allah arasına aracılar koyar, onlara yalvarır, onlardan şefaat ister veya onlara tevekkül ederse, icmâ ile kâfir olur. 3. Her kim, müşrikleri kâfir saymaz, onların kâfir olduklarından şüphe eder veya onların izledikleri yolun da doğru olduğunu söylerse, kâfir olur. 4. Tâğutların hükmünü, Peygamberin hükmüne tercih edenler gibi, her kim başkasının yolunun Peygamber-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in yolundan daha mükemmel olduğuna veya başkasının hükmünün Peygamberin hükmünden daha iyi olduğuna inanırsa, kâfir olur. 5. Rasûlullah-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in getirmiş olduğu şeylerden birisini çirkin görüp sevmeyen kimse, o fiili yapsa dahi kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Onlar, Allah’ın 6. Her kim, Rasûlullah-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in getirmiş olduğu İslâm dîniyle veya sevap ve cezâ ile ilgili bir şeyle alay ederse, kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır: (Muhammed’e) indirdiği Kur’an’dan hoşlanmayıp onu yalanla-dılar.Bundan dolayı Allah,onların amellerini boşa çıkardı.”(Muhammed Sûresi: 9)   “(Ey Muhammed! Onlara) de ki: Siz, Allah ile, âyetleri ile ve elçisiyle mi alay ediyordunuz? Hiç özür dilemeyin.Çünkü siz, alay ettiğiniz bu sözünüzle îmân ettikten sonra kâfir oldunuz.”  (Tevbe Sûresi: 65-66) 7. Büyü yapmak. Kocasını seven kadını, büyü yoluyla kocasından nefret ettirerek arasını açmak veya birtakım şeytânî yollarla insana sevmediği bir şeyi sever ve ister hale getirmek de büyü çeşitlerindendir. Her kim, bunu yapar veya yapılmasına râzı olursa, kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:   8. Müslümanlara karşı müşrik ve kâfirleri desteklemek ve onlara yardım etmek. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Sizden her kim, onları (yahûdî ve hıristiyanları)dost edinirse, o da onlardandır. Şüphesiz ki Allah, (kâfirleri dost edinen) zâlimleri asla doğru yola iletmez.” (Mâide Sûresi: 51) 9. Her kim, baz insanların Muhammed-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in şeriatının dışına çıkabileceklerine (yani O’nun dîninden başka bir dîne tâbi olabileceklerine) inanırsa, kâfir olur: Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Oysa o iki melek, (Hârût ve Mârût) insanlara (nasihat ederek sihri öğrenmemeyi îkâz eder ve): ‘Biz ancak imtihan için gönderildik, sakın sihri öğrenerek şeytanlara itaat edip kâfir olma» demedikçe de hiç kimseye sihir ilmini öğretmezlerdi”  (Bakara Sûresi: 102)   “Her kim, İslâm’dan başka bir dîn ararsa, o dîn ondan asla kabul olunmayacaktır.Ve o, âhirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.” (Âl-i İmrân Sûresi: 85) 10. İslâm dînini öğrenmemekte inat etmek veya bildiğiyle amel etmemek sûretiyle Allah’ın dîninden yüz çevirmek. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:    “Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldığı halde, onlardan yüz çevirerek öğüt almayıp kibirlenen kimseden daha zâlim kim olabilir.Şüphesiz ki biz, (âyetlerimizden yüz çevirerek onlardan faydalanmayan) günahkârlardan intikam alacağız.”  (Secde Sûresi: 22)

التفاصيل

1. İbâdette Allah’a ortak koşmak. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Hiç şüphe yok ki Allah, kendisine ortak koşulmasını asla bağışlamaz, bunun dışındaki günahları dilediği kimse için bağışlar.Her kim, Allah’a ortak koşarsa, hiç şüphe yok ki büyük bir günah ile iftirâ etmiştir.” (Nisâ Sûresi: 48) 2. Her kim, kendisiyle Allah arasına aracılar koyar, onlara yalvarır, onlardan şefaat ister veya onlara tevekkül ederse, icmâ ile kâfir olur. 3. Her kim, müşrikleri kâfir saymaz, onların kâfir olduklarından şüphe eder veya onların izledikleri yolun da doğru olduğunu söylerse, kâfir olur. 4. Tâğutların hükmünü, Peygamberin hükmüne tercih edenler gibi, her kim başkasının yolunun Peygamber-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in yolundan daha mükemmel olduğuna veya başkasının hükmünün Peygamberin hükmünden daha iyi olduğuna inanırsa, kâfir olur. 5. Rasûlullah-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in getirmiş olduğu şeylerden birisini çirkin görüp sevmeyen kimse, o fiili yapsa dahi kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Onlar, Allah’ın 6. Her kim, Rasûlullah-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in getirmiş olduğu İslâm dîniyle veya sevap ve cezâ ile ilgili bir şeyle alay ederse, kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır: (Muhammed’e) indirdiği Kur’an’dan hoşlanmayıp onu yalanla-dılar.Bundan dolayı Allah,onların amellerini boşa çıkardı.”(Muhammed Sûresi: 9)   “(Ey Muhammed! Onlara) de ki: Siz, Allah ile, âyetleri ile ve elçisiyle mi alay ediyordunuz? Hiç özür dilemeyin.Çünkü siz, alay ettiğiniz bu sözünüzle îmân ettikten sonra kâfir oldunuz.”  (Tevbe Sûresi: 65-66) 7. Büyü yapmak. Kocasını seven kadını, büyü yoluyla kocasından nefret ettirerek arasını açmak veya birtakım şeytânî yollarla insana sevmediği bir şeyi sever ve ister hale getirmek de büyü çeşitlerindendir. Her kim, bunu yapar veya yapılmasına râzı olursa, kâfir olur. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:   8. Müslümanlara karşı müşrik ve kâfirleri desteklemek ve onlara yardım etmek. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Sizden her kim, onları (yahûdî ve hıristiyanları)dost edinirse, o da onlardandır. Şüphesiz ki Allah, (kâfirleri dost edinen) zâlimleri asla doğru yola iletmez.” (Mâide Sûresi: 51) 9. Her kim, baz insanların Muhammed-sallallâhu aleyhi ve sellem-’in şeriatının dışına çıkabileceklerine (yani O’nun dîninden başka bir dîne tâbi olabileceklerine) inanırsa, kâfir olur: Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:  “Oysa o iki melek, (Hârût ve Mârût) insanlara (nasihat ederek sihri öğrenmemeyi îkâz eder ve): ‘Biz ancak imtihan için gönderildik, sakın sihri öğrenerek şeytanlara itaat edip kâfir olma» demedikçe de hiç kimseye sihir ilmini öğretmezlerdi”  (Bakara Sûresi: 102)   “Her kim, İslâm’dan başka bir dîn ararsa, o dîn ondan asla kabul olunmayacaktır.Ve o, âhirette hüsrana uğrayanlardan olacaktır.” (Âl-i İmrân Sûresi: 85) 10. İslâm dînini öğrenmemekte inat etmek veya bildiğiyle amel etmemek sûretiyle Allah’ın dîninden yüz çevirmek. Nitekim Allah Teâlâ bu konuda şöyle buyurmaktadır:    “Kendisine Rabbinin âyetleri hatırlatıldığı halde, onlardan yüz çevirerek öğüt almayıp kibirlenen kimseden daha zâlim kim olabilir.Şüphesiz ki biz, (âyetlerimizden yüz çevirerek onlardan faydalanmayan) günahkârlardan intikam alacağız.”  (Secde Sûresi: 22)