البحث

عبارات مقترحة:

الوكيل

كلمة (الوكيل) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) بمعنى (مفعول) أي:...

النصير

كلمة (النصير) في اللغة (فعيل) بمعنى (فاعل) أي الناصر، ومعناه العون...

الشهيد

كلمة (شهيد) في اللغة صفة على وزن فعيل، وهى بمعنى (فاعل) أي: شاهد،...

سورة المائدة - الآية 94 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَيَبْلُوَنَّكُمُ اللَّهُ بِشَيْءٍ مِنَ الصَّيْدِ تَنَالُهُ أَيْدِيكُمْ وَرِمَاحُكُمْ لِيَعْلَمَ اللَّهُ مَنْ يَخَافُهُ بِالْغَيْبِ ۚ فَمَنِ اعْتَدَىٰ بَعْدَ ذَٰلِكَ فَلَهُ عَذَابٌ أَلِيمٌ﴾

التفسير

Ey iman edenler! Siz ihramlıyken Allah sizi imtihan etmek için karadaki av hayvanlarını size doğru sürer. Onlardan küçük olanları ellerinizle, büyük olanları da mızraklarınızla avlayabilirsiniz. Bu imtihan, Yüce Allah'ın ilmine kâmil manada iman ederek hiçbir kimsenin kendilerini görmediği yerde O'ndan korkanları - kulları hesaba çekmek için zahiri ilimle- ortaya çıkarmak içindir. O kimseler kendisinden hiçbir amelin gizli kalmayacağı yaratıcısından korktuğu için avlanmaktan geri durur. Kim haddi aşıp hac veya umre için ihramlı iken avlanırsa, Allah'ın ona yasakladığı şeyi işleğinden dolayı kıyamet günü onun için elem verici bir azap vardır.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم