البحث

عبارات مقترحة:

العفو

كلمة (عفو) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعول) وتعني الاتصاف بصفة...

المقيت

كلمة (المُقيت) في اللغة اسم فاعل من الفعل (أقاتَ) ومضارعه...

المعطي

كلمة (المعطي) في اللغة اسم فاعل من الإعطاء، الذي ينوّل غيره...

سورة الأنعام - الآية 119 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿وَمَا لَكُمْ أَلَّا تَأْكُلُوا مِمَّا ذُكِرَ اسْمُ اللَّهِ عَلَيْهِ وَقَدْ فَصَّلَ لَكُمْ مَا حَرَّمَ عَلَيْكُمْ إِلَّا مَا اضْطُرِرْتُمْ إِلَيْهِ ۗ وَإِنَّ كَثِيرًا لَيُضِلُّونَ بِأَهْوَائِهِمْ بِغَيْرِ عِلْمٍ ۗ إِنَّ رَبَّكَ هُوَ أَعْلَمُ بِالْمُعْتَدِينَ﴾

التفسير

Ey Müminler! Sizleri üzerlerine Allah’ın adı zikredilerek kesilenleri yemenizden men eden nedir? Oysa Allah, zaruretle muhtaç olmanız dışında size haram kıldığı ve terk etmeniz gereken şeyleri açıkladı. Zaruret haram olan şeyleri mübah kılar. Şüphesiz müşriklerden birçoğu, cahilliklerinden kaynaklanan bozuk görüşleri sebebiyle kendilerine tabi olan kimseleri haktan uzaklaştırıyorlar. Çünkü Allah’ın onlara haram kıldığı leş ve bunun dışında kalan şeyleri helal kılıyorlar. Bahîra, Vasîle ve Hâmî ve diğer hususlardan Allah’ın helal kıldığı şeyleri de haram kılıyorlar. -Ey Rasûl!- Rabbin, Allah’ın hudutlarını çiğneyenleri, onun sınırlarını çiğnemelerinden ötürü elbette cezalandıracaktır.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم