البحث

عبارات مقترحة:

العظيم

كلمة (عظيم) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعيل) وتعني اتصاف الشيء...

الواسع

كلمة (الواسع) في اللغة اسم فاعل من الفعل (وَسِعَ يَسَع) والمصدر...

الشاكر

كلمة (شاكر) في اللغة اسم فاعل من الشُّكر، وهو الثناء، ويأتي...

سورة الأعراف - الآية 195 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿أَلَهُمْ أَرْجُلٌ يَمْشُونَ بِهَا ۖ أَمْ لَهُمْ أَيْدٍ يَبْطِشُونَ بِهَا ۖ أَمْ لَهُمْ أَعْيُنٌ يُبْصِرُونَ بِهَا ۖ أَمْ لَهُمْ آذَانٌ يَسْمَعُونَ بِهَا ۗ قُلِ ادْعُوا شُرَكَاءَكُمْ ثُمَّ كِيدُونِ فَلَا تُنْظِرُونِ﴾

التفسير

İlah edinmiş olduğunuz bu putların yürüyecekleri ayakları mı var ki, sizin ihtiyaçlarınızı yerine getirmek için çabalayabilsinler? Yoksa sizleri savunacak elleri mi var ki, güçleriyle sizleri savunabilsinler? Yoksa onların gözleri mi var ki sizin göremedikleriniz gaybı size haber verebilsinler? Yoksa duyan kulakları mı var ki, duyamadıklarınız hakkında size bilgi verebilsinler? Madem onlar bu organlara sahip değiller, bir menfaat sağlamak veya bir zararı gidermek umuduyla onlara nasıl ibadet ediyorsunuz? Ey Rasûl! Bu müşriklere de ki: "Allah'a eş kıldıklarınızı çağırın; sonra da bana tuzak kurun ve bana hiç fırsat bırakmayın."

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم