البحث

عبارات مقترحة:

الأحد

كلمة (الأحد) في اللغة لها معنيانِ؛ أحدهما: أولُ العَدَد،...

المصور

كلمة (المصور) في اللغة اسم فاعل من الفعل صوَّر ومضارعه يُصَوِّر،...

القهار

كلمة (القهّار) في اللغة صيغة مبالغة من القهر، ومعناه الإجبار،...

سورة الأنفال - الآية 19 : الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم

تفسير الآية

﴿إِنْ تَسْتَفْتِحُوا فَقَدْ جَاءَكُمُ الْفَتْحُ ۖ وَإِنْ تَنْتَهُوا فَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ ۖ وَإِنْ تَعُودُوا نَعُدْ وَلَنْ تُغْنِيَ عَنْكُمْ فِئَتُكُمْ شَيْئًا وَلَوْ كَثُرَتْ وَأَنَّ اللَّهَ مَعَ الْمُؤْمِنِينَ﴾

التفسير

Ey müşrikler! Şayet Yüce Allah'ın azab ve şiddetinin saldırgan zalimlerin üzerine gelmesini istiyorsanız; kesinlikle şunu bilin ki, Yüce Allah talep ettiğinizi başınıza indirmiştir. Bu sizin için ceza ve işkencedir, muttakiler için de ibret ve öğüttür. Eğer bunu talep etmekten vazgeçerseniz, sizin için daha iyi olur. Belki de Yüce Allah size mühlet verip, sizden intikam almayı ertelemiştir. Eğer tekrar bunu talep etmeye ve Mü'minlerle savaşmaya dönerseniz, biz de tekrar üzerinize azabı indirir ve Mü'minleri de sizin üzerinize muzaffer kılarız. Mü'minlerin sayı bakımından az, sizlerin ve size yardım edenlerin sayısı ve silahları çok olsa da bu sizlere asla fayda vermeyecektir. Kuşkusuz Yüce Allah, yardım ve desteği ile Mü'minlerle beraberdir. Şüphesiz Yüce Allah kiminle beraber olursa onu mağlup edecek kimse yoktur.

المصدر

الترجمة التركية للمختصر في تفسير القرآن الكريم