البحث

عبارات مقترحة:

المولى

كلمة (المولى) في اللغة اسم مكان على وزن (مَفْعَل) أي محل الولاية...

الحكيم

اسمُ (الحكيم) اسمٌ جليل من أسماء الله الحسنى، وكلمةُ (الحكيم) في...

الغني

كلمة (غَنِيّ) في اللغة صفة مشبهة على وزن (فعيل) من الفعل (غَنِيَ...

«Ben sizin görmediğinizi görür, işitmediğinizi işitirim. Nitekim sema uğuldadı, uğuldamak da ona hak oldu. Semada dört parmak sığacak kadar boş bir yer yoktur ki, orada Allah'a secde etmek için alnını koymuş bir melek olmasın. Allah'a yemin olsun ki, benim bildiğimi siz bilseydiniz az güler, çok ağlardınız, yataklarda kadınlardan zevk almayı terk eder, yollara,dökülür, Allah'a yalvar yakar olurdunuz."

شرح الحديث :

Allah Rasûlü -sallallahu aleyhi ve sellem- ben sizin görmediğiniz ve bilmediğiniz şeyleri görmekte ve bilmekteyim demiştir. Sema da eğere binildiği zaman çıkan bir ses gibi bir ses çıkmış ve bu sesi çıkarmayı da hak etmiştir. Çünkü Semada dört parmak sığacak kadar boş bir yer yoktur ki, orada Allah’a secde etmek için alnını koymak için bir melek olmasın. Allah’a yemin olsun ki Allah -Azze ve Celle-’nin Celalinin azametini ve intikamının şiddetini bilseydiniz, Allah Teâlâ’nın kuvvetinden korkar, az güler, çok ağlardınız. Bu korkunun şiddetinden yataklarda kadınlardan zevk alamaz ve yollara dökülür, sesinizi yükselterek Allah’a yalvar yakar olurdunuz.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية