الحميد
(الحمد) في اللغة هو الثناء، والفرقُ بينه وبين (الشكر): أن (الحمد)...
Biz, Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem-’in süt hissesini ayırıp kaldırırdık. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- geceleyin gelir, uyuyanı uyandırmayacak, uyanık olanlara işittirecek şekilde selam verirdi. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- bir gece geldi, yine her zamanki gibi selam verdi.
Mikdâd ve onunla beraber bulunan sahabeler -radıyallahu anhum- koyunu sağıp sütünden kendi paylarına düşeni içtikten sonra Allah resulü -sallallahu aleyhi ve selem- geldiğinde içsin diye O’nun payını ayırıp kaldırırlardı. Nebî -sallallahu aleyhi ve sellem- gece onların yanına geldiğinde onlar uyumuş olurdu. Orta tonda bir sesle (kısık bir sesle ve onun bir üst tonuyla) selam verirdi. Bu selamı uyuyanı uyandırmayacak, uyanık olanın da işiteceği şekildeydi.