القابض
كلمة (القابض) في اللغة اسم فاعل من القَبْض، وهو أخذ الشيء، وهو ضد...
İbn Ömer -radıyallahu anh-'den merfû olarak rivâyet edildiğine göre, şöyle demiştir: “Allah Rasûlü –sallallahu aleyhi ve sellem –zamanında bir adam karısını zinayla suçladı ve ondan olan çocuğunu reddetti. Allah Rasûlü –sallallahu aleyhi ve sellem- Allah -Azze ve Celle-’nin buyurduğu gibi o ikisinin lanetleşmesini emretti. Rasûlullah- sallallahu aleyhi ve sellem- onları birbirinden ayırdı, çocuğu da annesine verdi."
Bu hadiste Abdullan b. Ömer –radıyallahu anhuma- şöyle rivayet etmiştir: Bir adam karısını zinayla suçladı ve ondan olan çocuğunu reddetti. Kadın onun bu davasını yalanlayıp, kendisi için yapılan bu suçlamayı kabul etmedi ve o ikisi lanetleştiler. Koca kendisinin zinayla suçladığı hanımı hakkında doğru söylediğine dört kez Allah’ı şahit tutarak, beşincisinde de kendisine lanet eder. Sonra karısı kocasının yalancı olduğu hakkında dört kez Allah’ı şahit tutar, beşincisinde de Allah’ın gazabının kendisi üzerine olması için dua eder. O ikisi arasında lanetleşme tamamlandığında, Allah Rasûlü –sallallahu aleyhi ve sellem- o ikisini birbirinden ebedi olarak ayırmış ve çocuğu kadına verip, adama değil kadına nispet etmiştir.