الفتاح
كلمة (الفتّاح) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فعّال) من الفعل...
Âişe -radıyallahu anhâ-'dan rivayet edildiğine göre: Bir takım insanlar Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e kâhinleri sordular, Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'de onlara: Kâhinler bir şey değildirler cevâbını verdi. Yâ Rasûlallah! Onlar hazan birşey söylüyorlar da hakikat çıkıyor, dediler. Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-;Bu söz cinlerdendir. Cinni onu kapar da dostunun kulağına fısıldar.Bu suretle ona yüz yalandan daha fazlasın? Karıştırırlar buyurdular.Buhârî'nin rivayetinde Âişe -radıyallahu anhâ-'dan rivayet edildiğine göre: Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem'in şöyle dediğini işitmiştir: Şüphesiz ki melekler Anân'a -o da buluttur- inerler.Semada belirlenmiş bir işi zikreder.Şeytanda onu çalarak duyar.Onu Kâhinlere fısıldar.Onlarda bu haberle beraber kendilerinden yüz yalan atarlar.
Âişe -radıyallahu anhâ- Bir takım insanlar Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem-'e gelecekte olacak olan gaybi şeylerden haber verenler hakkında sordular.Onlara ehemmiyet vermeyin,sözlerini almayın ve onların işleri sizi ilgilendirmesin buyurdu.Dediler ki: Şüphesiz ki sözünüz vakıaya uyuyor.Gaybi bir işin şu ayda ve şu günde olacağı hakkında haber verdikleri gibi o iş söyledikleri söz gibi vuku buluyor.-Sallallahu aleyhi ve selle- buyurdu ki: Cinler gökyüzünün haberinden işittiklerini çalıyorlar.Kâhinlerden olan dostlarının yanına inip onlara işittikleri şeylerden haber veriyorlar.Sonra da bu kâhin gökten işittiği bu habere yüz yalan katıyor.Buhârî'nin rivayetinin manası: Şüphesiz ki melekler gökte Allah Teâlâ'nın dünya ehli için her gün takdir ettiği olayları duyar sonra da bulutlara inerek birbirlerine anlatıyorlar.Şeytanlar o haberleri çalıyorlar.Sonra da işittikleri o haberlerle Kâhin olan dostlarına inerek haber veriyorlar.Sonra da Kâhin işittiğine yüz yalan ve fazlasını katıyor.