الرب
كلمة (الرب) في اللغة تعود إلى معنى التربية وهي الإنشاء...
-Ey Rasûl!- Allah ile birlikte başkalarına ibadet eden kâfirlere de ki: Gökleri ve yeri yaratan, ikisinin işlerini çekip çeviren kimdir? -Ey Rasûl!- de ki: O ikisini yaratan ve işlerini idare eden Allah'tır. Zaten sizler bunu ikrar ediyorsunuz.
-Ey Rasûl!- Onlara de ki: Kendilerine fayda sağlayamayan, kendilerinden zararı def edemeyen Allah'tan başka aciz dostlar mı edindiniz? Bununla beraber onlar başkalarına yardım mı edecekler? -Ey Rasûl!- Onlara de ki: Basiretsiz olan kâfir ile hidayet üzere basiret sahibi Mü'min bir olur mu? Ya da karanlıklar içeren küfür ile nur olan iman bir olur mu? Yoksa onlar Allah'ın yarattığı gibi yaratan ortaklar bulup da onları Allah -Subhânehu ve Teâlâ-'ya ortak mı koşuyorlar? Onların nazarında Allah'ın yaratması ile ortak koştuklarının yaratması mı karışmış? -Ey Rasûl!- Onlara de ki: Allah tek başına bütün herşeyi yaratandır. Onun yaratmada bir ortağı yoktur. Uluhiyette tektir. Öyle ki ibadet edilmeyi hak eden tek İlahtır. Kahhâr'dır/mutlak galip gelendir.