البحث

عبارات مقترحة:

السبوح

كلمة (سُبُّوح) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فُعُّول) من التسبيح،...

المؤخر

كلمة (المؤخِّر) في اللغة اسم فاعل من التأخير، وهو نقيض التقديم،...

الحميد

(الحمد) في اللغة هو الثناء، والفرقُ بينه وبين (الشكر): أن (الحمد)...

Ziyâd b. Cübeyr şöyle demiştir: Ben (Minâ'da) İbn Ömer -radıyallahu anhumâ-'yı gördüm. O, kurbanlık devesini çöktürmüş de kesmekte olan bir kimsenin yanına geldi ve o kimseye: "Deveyi ayağa kaldır da ayakta ve ayağı bağlanmış olarak kes! Devenin bu şekilde kesilmesi Muhammed -sallalahu aleyhi ve sellem-'in sünnetidir." dedi.

شرح الحديث :

Deve dışındaki inek, koyun gibi hayvanların sol yanı üzere yatırılıp, kıbleye dönmüş bir şekilde boğazlarının kesilmesi sünnettir. Ancak devenin kesimindeki sünnet olan uygulama; sol ayağının bağlanıp, ayakta boğazının kesilmesidir. Çünkü bu şekil kesmede deve için bir rahatlık vardır ve bir an önce can vermiş olur. Bundan dolayı Abdullah b. Ömer -radıyallaha anhumâ- kurbanlık devesini çöktürmüş bir şekilde kesmekte olan bir kimsenin yanına gelip, o kimseye: "Deveyi ayağa kaldır da ayakta ve ayağı bağlanmış olarak kes!" demiştir. Kur'an-ı Kerîm'in edebini kendisine yol edinen Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in sünneti budur. Devenin kesilmesi hakkında "Yanları üzerine düşüp" buyrulmuştur. Düşmek de ancak ayakta iken olur.


ترجمة هذا الحديث متوفرة باللغات التالية