السبوح
كلمة (سُبُّوح) في اللغة صيغة مبالغة على وزن (فُعُّول) من التسبيح،...
Ebû Said el-Hudrî -radıyallahu anh-'dan rivâyet edildiğine göre Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «Biriniz namaz kılarken fazla mı yaptı yoksa eksik mi kıldı bilemezse oturduğunda iki secde daha yapsın. Şeytan kendisine gelipte; "Sen abdestini bozdun" derse ona: "Yalan söyledin" desin. Ancak burnuyla kokusunu alması veya kulağı ile duyması bunun dışındadır.»
Hadisin manası: «Biriniz namaz kılarken fazla mı yaptı yoksa eksik mi kıldı bilemezse» Yani, insan namaz kıldığı esnada namazı tam mı, eksik mi ya da fazla mı diye şüphe ederse ne yapar? «Oturduğunda iki secde daha yapsın» Yani, kıldığı namaz da eksik mi oldu yoksa fazla mı kıldı diye şüphe eden birisi için gerekli olan teşehhüdü tamamladıktan sonra iki secde etmesidir. «Otururken» Yani, sehiv secdesi için ayağa kalmasına gerek yoktur. Bilakis otururken secde eder. Hadisin zahiri: Namaz kılan kimse eksik mi kıldı yoksa ziyade mi etti diye şüphe ederse, hadisin zahirine göre amel edecek olursa ancak iki secde yapar, başka bir şey gerekmez. Ancak hadisin bu zahiri Müslim'in Sahih'indeki Ebû Said -radıyallahu anh-'ın Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'den rivayet ettiği hadisin metnine muhaliftir. O hadiste şöyle buyrulmuştur: «Sizden biriniz namazında şüphe ederse ve üç rekat mı yoksa dört rekat mı kaç kıldığını bilmezse, şüpheli olanı terk edip, yakin olarak kesin bildiğini alsın.» Bu kimse kendisini üç rekat kılmış sayar çünkü yakin (kesin) olan budur. Dört ise şüpheli olandır. Şüpheli olanı terkedip kesin olanla amel etmek gerekir. O da sayı olarak az olandır. «Şeytan kendisine gelipte sen abdestini bozdun derse» Yani, Şeytan namazında gelip ona vesvesede bulunup, abdestini bozduğu izlenimini verirse demektir. Abdullah b. Zeyd -radıyallahu anh-'ın Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'den Sahihayn'de rivayet ettiği hadiste geldiği gibi: «Şeytan sizden birisi namaz kılarken gelir de onun dübürüne üfler ve ona abdestini bozduğu izlemini verirse», «Ona yalan söyledin desin. Ancak burnuyla kokusunu alması veya kulağı ile duyması bunun dışındadır.» Yani, içinden bunu geçirir. Çünkü namaz kılan kişinin namazda konuşması yasaklanmıştır. Bu, onun namazını iptal eden bir husustur. Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur: «Şüphesiz ki bu namazda insanların sözlerinden hiçbiri yakışmaz ve uygun düşmez.» Buna göre, kul namaz kılarken şeytan ona gelip abdestini bozduğu hususunda vesvese verirse içinden şöyle geçirsin: "Yalan söyledin" namazına devam etsin. Gerçekten abdesti bozduğuna inanana kadar namazdan çıkmasın. Bu da ancak burnuyla kokusunu alması veya kulağı ile duymasıyla olur.