الرءوف
كلمةُ (الرَّؤُوف) في اللغة صيغةُ مبالغة من (الرأفةِ)، وهي أرَقُّ...
Sa’d b. Ebî Vakkas -radıyallahu anh-’dan rivayet edildiğine göre, Nebî sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Kim müezzini işittiği zaman: Tek olan ve ortağı bulunmayan Allah’tan başka hak ilâh olmadığına, Muhammed’in O’nun kulu ve resûlü olduğuna şahitlik ederim. Rab olarak Allah’tan, resûl olarak Muhammed’den, din olarak İslâm’dan razı oldum, derse, o kimsenin günahları bağışlanır.”
“Kim müezzini işittiği zaman" Yani müezinin ezan okuğunu işittiği zaman: "Tek olan ve ortağı bulunmayan Allah’tan başka hak ilâh olmadığına şahitlik ederim" Allah'tan başka hak ilah olmadığını ikrar ve itiraf edip, haber veriyorum demektir. " O'nun hiç bir ortağı yoktur" sözü pekiştirmek için söylenmiştir. "Muhammed’in O’nun kulu" Allah'a kulluğunu izhar etmek ve tevazudan dolayı kulu olduğunu öncelikle söylemiştir. "ve resûlü" sözünü nimetini izhar etmek için şöylemiştir. "Rab olarak Allah’tan razı oldum" rububiyetinden, uluhiyetinden, isim ve sıfatlarından razı oldum demektir. "resûl olarak Muhammed’den" ona indirilip bize ulaştırdığı herşeyden razı oldum demektir. " İslâm’dan" emir ve yasaklarıyla İslamın bütün hükümlerinden razı oldum demektir. "ve din olarak" itikat ve itaat olarak. "o kimsenin günahları bağışlanır.” yani küçük günahları bağışlanır. Bu zikir müezzin: Eşhedu enlâ ilâhe ill allah eşhedu enne muhammeder-resûlulah dedikten yada ezan okunduktan sonra söylenir. Çünkü hadis her ikisinide içermektedir.