البصير
(البصير): اسمٌ من أسماء الله الحسنى، يدل على إثباتِ صفة...
İmran b. el-Husayn -radiyallahu anh-'den rivayet olunduğunu göre Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- babası Husayn'a kendisiyle dua edeceği iki kelime öğretmiştir: «Allah'ım! Bana rüşdümü ilham et! Ve beni nefsimin şerrinden koru.»
Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- sahabeden Husayn -radıyallahu anh'e- bu duayı öğretmiştir. Bu duayı öğretmesi onun önemine işaret etmektedir. Husayn'a şöyle söylemesini emretmiştir: «Allah'ım! Bana rüşdümü ilham et!» Rüşt tam bir hidayet ve salah üzere olmaktır. Yüce Allah kime rüşt verirse o kimseyi tüm hayırlı işlere muvaffak kılar ve helak edici günahlardan muhafaza buyurur. Zira yüce Allah şöyle buyurmaktadır: “Allah size imanı sevdirmiş, onu gönüllerinize güzel göstermiş; küfrü, yoldan çıkmayı ve baş kaldırmayı size kötü göstermiştir.” (Hucurât Suresi, 7) Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- bu duada rüşdü istemeyi öğrettikten sonra rüşdün zıddı olan hususu yani nefsin şerrini de zikretmiştir. Nefs-i emare, insana sürekli kötülüğü emreder. Bundan dolayı duanın devamında şöyle söylemesini emretmiştir: «Ve beni nefsimin şerrinden koru.» Zira yüce Allah kuluna rüşdünü ilham ederse ancak nefsi kendisini ibadetlerden alıkoyabilir, yahut güzellik ve hayırları sevimli gelmeyebilir. Bundan dolayı Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem- sahabesine kendi nefsinin şerrinden Allah’a sığınmasını öğretmiştir. Böylece kul Rabbine itaat etmenin tadına varacak, huzurlu bir kalple hayırlı ve iyi işlere yönelecektir.