الإنفطار

تفسير سورة الإنفطار

الترجمة التركية - مجمع الملك فهد

Türkçe

الترجمة التركية - مجمع الملك فهد

ترجمة معاني القرآن الكريم للغة التركية، ترجمها ممجموعة من العلماء، نشرها مجمع الملك فهد لطباعة المصحف الشريف بالمدينة المنورة، عام الطبعة 1422هـ. ملاحظة: ترجمات بعض الآيات (مشار إليها) تم تصويبها بمعرفة مركز رواد الترجمة، مع إتاحة الاطلاع على الترجمة الأص

﴿بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ إِذَا السَّمَاءُ انْفَطَرَتْ﴾

Gökyüzü yarıldığı zaman,

﴿وَإِذَا الْكَوَاكِبُ انْتَثَرَتْ﴾

yıldızlar döküldüğü zaman,

﴿وَإِذَا الْبِحَارُ فُجِّرَتْ﴾

denizler birbirine katıldığı zaman,

﴿وَإِذَا الْقُبُورُ بُعْثِرَتْ﴾

kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman,

﴿عَلِمَتْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ وَأَخَّرَتْ﴾

insanoğlu (yapıp) gönderdiklerini ve (yapamayıp) geride bıraktıklarını bir bir anlar.

﴿يَا أَيُّهَا الْإِنْسَانُ مَا غَرَّكَ بِرَبِّكَ الْكَرِيمِ﴾

Ey insan! İhsanı bol Rabbine karşı seni aldatan nedir?

﴿الَّذِي خَلَقَكَ فَسَوَّاكَ فَعَدَلَكَ﴾

Seni yaratıp seni düzgün ve dengeli kılan,

﴿فِي أَيِّ صُورَةٍ مَا شَاءَ رَكَّبَكَ﴾

seni istediği bir şekilde birleştiren,

﴿كَلَّا بَلْ تُكَذِّبُونَ بِالدِّينِ﴾

Hayır! Bütün bunlara rağmen siz yine de dini yalanlıyorsunuz.

﴿وَإِنَّ عَلَيْكُمْ لَحَافِظِينَ﴾

Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler,

﴿كِرَامًا كَاتِبِينَ﴾

değerli yazıcılar vardır,

﴿يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ﴾

onlar, yapmakta olduklarınızı bilirler.

﴿إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ﴾

İyiler muhakkak cennette,

﴿وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ﴾

kötüler de cehennemdedirler.

﴿يَصْلَوْنَهَا يَوْمَ الدِّينِ﴾

Ceza gününde oraya girerler.

﴿وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَائِبِينَ﴾

Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.

﴿وَمَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ﴾

Ceza günü nedir bilir misin?

﴿ثُمَّ مَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ﴾

Nedir acaba o ceza günü?

﴿يَوْمَ لَا تَمْلِكُ نَفْسٌ لِنَفْسٍ شَيْئًا ۖ وَالْأَمْرُ يَوْمَئِذٍ لِلَّهِ﴾

O gün hiçbir kimse başkası için bir şey yapamaz. O gün iş Allah'a kalmıştır.

الترجمات والتفاسير لهذه السورة: